A WORLD PRESS

Titreyengöl-Sorgun Turizm Yatırımcılar Birliği (TİSOYAB) Başkanı ve Nashira Resort Hotel Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydoğan Alternatif turizm bölgemiz için reçetedir.

Bölgede genellikle turizmin kum deniz üçgeninde yoğunlaştığını kaydeden İş İnsanı Hüseyin Aydoğan, turizmde yaşanan sıkıntıların reçetesinin alternatif turizm ve kongre turizmi olduğunu belirtti. İş İnsanı Hüseyin Aydoğan, bölgemiz tarih, kültür olsun, yaşam açısından çok güzel.  Bölgemizdeki çeşitliliği öne çıkararak turizmi çeşitlendirmemiz gerekiyor. Manavgat olarak bölgemiz turizm çeşitliğine çok müsait. Doğa sporları, bisiklet ve benzeri sporlar açısından dünyanın en güzel yelerinden birisi.  Örneğin Titreyengöl bölgesinde kum, deniz, orman,  göl, ırmak var. Titreyengölde 2 yıldır Dragon yarışları yapıyoruz. Bisiklet yarışları için en iyi alan bizim bölgemiz. Oryantring dediğin zaman aynı şekilde. Yıllardır Nashira Ultra Maraton düzenliyoruz.  Spor yapan koşan her insan mutlu olur. Turizmde bizim en büyük sloganımız şu, turizm doğayla güzeldir. Sen doğayı güzel tutacaksın. Doğayı koruyacaksın” dedi. Tabiki mevsim olarak tüm sporlara müsait olduğu için spor turizminin bile değişik dallarda yapılabileceğinin altını çizen Aydoğan, futboldan tenise, tüm spor dalları için bölgenin müsait olduğunu kaydetti.

 Mutlu olan ve spor yapan her turistin otelde kalmak yerine zamanın çoğunu dışarıda geçireceğini ve bölgeye de ekonomik olarak katkı sağlayacağını vurgulayan Aydoğan, turizminin kurtuluş reçetesinin turizmin çeşitlendirilerek alternatif turizm ve kongre turizmine geçilmesi ile olacağını belirtti.

İş İnsanı Hüseyin Aydoğan Turizm planlamamız olması gerekiyor.

Turizmde devletin bir planlaması olması gerektiğini kaydeden Aydoğan, yatak sayısının her geçen gün plansızca arttığını söyledi. Plansız bir şekilde sürekli otel yapıldığına değinen Aydoğan, bununda turizmde negatif etkileri olduğunu kaydetti.

Aydoğan, “Bizde olmayan planlama örnek olarak Almanya’da mevcut. Almanya’da 252 odalık devletten aldığımız yeri butik otel yapmak istedik.
Başında bunu da planlayarak girdik. Ama önce halk karşı geldi. 252 burayı mahveder dedi. Ondan sonra Otelciler Birliği de karşı çıktı. Gürültü ve kirlilik sağlayacak diye çevreciler karşı geldi.

Mecliste toplantı yaptık. 3 kere sanki mahkemeye çıkar gibi toplantılarda savunma verdik. Büyük bir işletme yapmayacağımızın butik otel yapacağımızın garantisini verdik. İzinleri ancak o şekilde alabildik” dedi.