A WORLD PRESS

Türkiye'nin vereceği onayla NATO'ya  katılmayı hayal eden İsveç'te,  tarihi Vilnius zirvesine dört gün kala beklendiği gibi Ankara'nın yakacağı yeşil ya da kırmızı ışık gündemin ilk sırasında.

Haberde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson'un NATO Zirvesi'nden bir gün önce, Pazartesi gerçekleşecek buluşmasını öne çıkarıyor.

Svenska Dagbladet gazetesindeki haberin başlığı, 'Uzman bir kapı aralığı görüyor-Türkiye'nin etrafında dolaşmak mümkün' oldu. Ana güç çabalarının Türkiye ve İsveç arasındaki NATO düğümünü çözebileceğini savunan gazeteye konuşan uzman Ulla Gudmundson, Vilnius'taki zirvede Stockholm yönetiminin istediğini elde edememesi halinde atılabilecek adımları dile getiriyor.

"...Önümüzdeki hafta durum hâlâ netleşmemiş olursa, hükümet savunma ittifakına mümkün olan en derin askeri entegrasyonu gerçekleştirmek ve resmen üye olana kadar, fiilen üye muamelesi görmemizi sağlamak için tüm enerjisini harcamalı. Bu hem bizim hem de NATO'nun çıkarına."

Aftonbladet gazetesinde Wolfgang Hansson imzasıyla yayımlanan skandal analiz, 'NATO, Erdoğan'ın Putin'in işini yapmasını daha ne kadar kabul edebilir?' başlığıyla sunuldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın zirveden bir gün önce İsveç Başbakanı Kristersson ile bir araya geleceğini hatırlatan analiz, söz konusu görüşmenin halihazırdaki tek umut olduğunu yazdı. Macaristan'ın da Türkiye'nin yakacağı yeşil ışığı beklediğini aktaran Hansson, ABD lideri Joe Biden'ın Vilnius'ta Erdoğan'la görüşmesi halinde Türk liderin fikirlerini değiştirmesinin umut edilebileceğini savundu. Yazara göre, Beyaz Saray'da Ulf Kristersson'un ağırlanması, yalnızca Ankara'ya verilen bir mesajdı.

ERDOĞAN: MADRİD'DE ÜLKEMİZE VERİLEN SÖZLERE RİAYET EDİLMESİNİ BEKLİYORUZ

Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi Harp Enstitüleri 10’uncu Dönem Müşterek Komuta ve Kurmay Eğitimi, 5’inci Dönem Komuta ve Kurmay Eğitimi ve 12’nci Dönem Karargah Subaylığı Eğitimi Mezuniyet Töreni’ne katıldı.

Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin son 71 yılda NATO ittifakına yaptığı katkıları çok az müttefik yapmıştır. Bu gerçekler apaçık ortadayken bir süredir ülkemiz aleyhine yürütülen kampanyaları esefle karşılıyoruz. Yerleşik teamülleri bozma pahasına atılmak istenen adımları gördükçe ittifakın geleceği adına endişe duyuyoruz. Ülkemizin ittifakın genişlemesine müzahir tavrını herkes çok iyi biliyor. İttifakın açık kapı politikasını destekledik, destekliyoruz. Başta terörizmle kararlı mücadele olmak üzere ittifakın değerlerine sadakat gösterecek herkesi bağrımıza basmaya hazırız. Finlandiya’nın üyeliğine onay vererek ilkesel duruşumuzu ortaya koyduk ama teröristleri himaye edenlere ve terörle mücadelede gerekli tedbirleri almayanlara da tepkimizi göstermede çekinmedik. NATO çatısı altında dayanışma sergileyelim diyenlerin Türkiye’de darbeye kalkışmış, 40 yılda binlerce insanımızı katletmiş canilere kucak açmasının hiçbir makul gerekçesi olamaz" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Terörle demokrasi, terörle güvenlik, terörle insanlık yan yana duramaz. İttifakı özü karşılıklı güven ve dayanışma ikliminin tesisidir. Bu olmadan diğer konuları konuşmanın bir anlamı yoktur. Bize tavsiyede bulunanlar öncelikle şu sorulara açık yüreklilikle cevap vermelidir;

* Türkiye sokaklarında teröristlerin cirit attığı bir ülkeye nasıl güvenebilir?

* Terör örgütleriyle arasına mesafe koymayan bir devlet NATO’ya nasıl katkı yapabilir?

* Terörizmle mücadele etmeyenler ittifakın hasımlarıyla nasıl mücadele edebilir?

Biz her işimizde olduğu gibi burada da dürüst davranıyor, gizli bir gündemle değil, şeffaf bir şekilde hareket ediyoruz. Madrid’de ülkemize verilen sözlere riayet edilmesini bekliyoruz. Bağcıyla hiçbir işimizin olmadığını, tek amacımızın üzüm yemek  olduğunu burada bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Salı günü Vilnius’te yapılacak Liderler Zirvesi’nde tüm bu hususları tekrar ittifak ortaklarımızın dikkatine getireceğiz. Ülkemiz, milletimiz ve güvenliğimiz için en hayırlı karar neyse inşallah onu hayata geçireceğiz" diye konuştu.